Yaralayana Değil Yarana Odaklan
Budha yaşanmışlığın bilgeliğe dönüşebilmesi insanın kendi yaralarına odaklanmasıyla mümkündür der. Ancak biz çoğunlukla yaralayana takılırız. “Bana bunu neden yaptı? Ben bunu haketmedim” Öfke nefret,kızgınlık enerjileri içinde boğulur kalırız. Öfkemiz gözlerimizi kör eder ve olayın içinde görmemiz gerekeni göremeyiz. Odağımız sadece karışımızdaki figüran olur. Yaralayanla öyle muhatap oluruz ki , kendimizden ve yaranın içindeki dersten uzaklaştığımızı bile fark edemeyiz. Ancak odağımızı kendi içimize çevirirsek hatta muhatap ile empati kurarsak enerjimizi kendimiz için harcamış oluruz.
Empati kurmak Kişinin karşısındaki insanı anladığını ve onu önemsediğini göstermesini sağlar. Böylece Yanlış anlaşılmalar azalır, samimiyet ve güven ortamı oluşur, sorunlar ve problemler daha kolay dile getirilir. Önce kendini anla kendine empati duy. Kendini affet. Kendini anlamayan başkasını asla anlayamaz. Kendini kabul görmeyen başkasını da göremez
Stefan Zweig derki “Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek hiçbir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar.”
Kendinizi anlayın, kendinizi okuyun, kendinizi yazın… Sonra başka insanlarında anlarsınız…
Kendini iyileştiren insan zaten figüranla uğraşmaz.. Karşımıza çıkan her insan yaşadığımız her olay ruhumuzun tekamülü içindir. Hepsi bizi büyütür, hayatta olmamız gereken insan yapar. Onlar bizi biz yapan kişiler onlara teşekkür edelim ve sevgiyle uzaklaşalım.
Hançeri saplayana okadar çok odaklanıyoruz ki. Yaramızı şifalandırmak yerine onunla uğraşıyoruz daha çok. Bu olayda benim görmem gereken ders neydi diyemiyoruz. Yara kanarken birde öfkemiz kinimiz üzerine hediye kalıyor bize…
Eskileri biliriz ne çok anlatacak hikayeleri vardı. Yüzlerindeki kırışıklar resmen yaşanmışlığın haritasını çiziyordu. Doksanında amcayı dinlerken ne çok nasihatlar öğrendik. Çünkü onlarda öfke yoktu, kin yoktu. Sabır vardı. Ruhlarını büyütmeyi başardılar. Ömürleri roman tadında yaşandı.. Peki biz ne anlatacağız bizden sonraki nesillere? Sevgimizi, sabrımızı, hayata nasıl güzel baktığımızı ve gördüğümüz güzellikleri anlatalım.
Sevgiyle…